Hızlı Bağlantılar: Yavaş Fiber Optik Bağlantıya Veda - Çalışma Süreleri

Neden Geleneksel Fiber Bağlantıları Modern Taleplerle Üzünüyor

Günümüzde, küresel olarak tükettiklerimiz veri miktarı şaşırtıcı bir şekilde artıyor. Bu durum sanki bitmeyen bir sel gibidir. Sonuç olarak, ağ operatörleri oldukça stres altındadır. Onlar optik altyapıdaki herhangi bir yavaşlamayı ortadan kaldırmaya sürekli çalışıyorlar. Klasik lif bağlama yöntemleri pek çok sorun barındırır. Geleneksel sonlandırma yöntemlerini kullanırken, liflerin çekirdeklerini mükemmel bir şekilde hizalamak oldukça zordur. Bu da genellikle ışığın önemli bir kaybına neden olur. Aslında, ışık kaybı 0.5 dB'den daha fazla olabilir. Alan teknisyenleri, bu konektörleri kurma işini yapan kişilerdir ve genellikle gereken karmaşık pürüzlendirme nedeniyle tek bir konektörü kurmak için ortalama 15-20 dakika sürdüğünü söylerler. Bu sadece tüm projeyi yavaşlatır, aynı zamanda operasyonel bütçeler açısından daha fazla maliyet içerir. Endüstriyi ilgili son çalışmalar oldukça endişe verici bir şey göstermiştir. Ağın kapandığı zamanların %38'i, konektörlerin iyi çalışmadığından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla, daha iyi ve daha ileri çözümlere ihtiyacımız olduğundan emin olabiliriz.

Yüksek Performanslı Optik Bağlantıları Tanımlayan Ana Özellikler

Şimdi, geleneksel lif bağlantılardan ne kadar bir sorun olduğunu bildiğimize göre, yeni nesil optik bağlayıcıların ne yapabileceğini inceleyelim. Bu sonraki nesil bağlantı çözümleri gerçekten özel bir şeydir. Ön önceden pürüzsüzleştirilmiş ferülle birlikte gelirler ve çok doğru mekanik hizalama sistemleri içerirler. Bu özelliklerle, 0,3 dB'den daha düşük ekleme kayıplarına ulaşabilirler ve manuel hiçbir pürüzsüzleştirme işlemine ihtiyaç duymazlar. Başka bir güzel şey ise indeks eşleşen jel teknolojisi kullanmalarıdır. Bu teknoloji, sinyalin -40°C gibi soğuk sıcaklıklardan 75°C gibi sıcak ortamlara kadar büyük sıcaklık değişikliklerinde dengeli bir şekilde iletilmesini sağlar. Tüm bu yeni özellikler sayesinde, bunların kurulumu gerçekten kolay, takıp-kullan tarzında yapılabilir. Eski epoksi ve pürüzleme yöntemlerine kıyasla, kurulum süresi %70 oranında azaltılmıştır. Ayrıca, oldukça çoğul用途ludurlar. Hem tek modlu hem de çok modlu liflerle çalışabilirler. Bu da onların mevcut ağ yapılandırmalarına kolayca entegre edilmesini sağlar. Üstelik, artık daha yaygın hale başlamaya başlayan yeni 400G uygulamaları için hazır durumdadırlar.

Ağ Yükseltmeleri için Kritik Seçim Kriterleri

Ağınızı yükseltme konusunda ve yeni fiber optik bağlayıcılar seçerken dikkate almanız gereken bazı gerçekten önemli şeyler vardır. Öncelikle, IP68 dereceli kılıflara sahip bağlayıcılar arayın. Bu tür bağlayıcılar zor ortamlarda çalışmak için mükem idealdir. Ayrıca, 100N'den fazla çekme dayanımı olan, çok fazla çekme kuvvetini çekebilen bağlayıcıları tercih etmelisiniz. Bağlayıcıların IEC 61753 - 1 standartlarını takip ettiklerinden emin olun. Bu, uzun süre iyi çalışacaklarını garanti altına almak için önemlidir. Veri merkezi gibi bir yerde kullanıyorsanız, kompakt tasarımlar elde etmeyi düşünmelisiniz. Bu tür tasarimlar küçük bir alanda birçok fibreyi barındırabilir, RU başına en fazla 48 fiber kadar. Endüstriyel ağlarda, titreşim karşıtı özelliklere sahip ve kolayca çürümeyen malzemelerden yapılmış bağlayıcılar çok faydalıdır. Ve her zaman, üçüncü taraf test raporlarını kontrol edin. Bu raporlar, bağlayıcıların en az 1,000 kez eşleştirilebilmesi ve yine de tutarlı kayıp karakteristikleri göstermeleri gerektiğini gösterecek.

Alan Kurulumu En İyi Uygulamalarına Adım Adım Kılavuz

Bu konektörleri alan koşullarında kurarken takip etmeniz gereken bazı en iyi uygulamalar vardır. İlk olarak, düzgün bir şekilde hazırlık yapmanız gerekir. 250µm lif kaplamasını mükemmel bir durumda tutmak için gerçekten iyi olan kablo soyguçları kullanın. Bağlayıcıyı sonlandırırken ışık enjeksiyon test edicilerini kullanın. Bu, son sıkma işlemini yapmadan önce ferrülün doğru yerde oturduğunu garanti etmenize yardımcı olur. Eğik fiziksel temas (APC) konektörleriyle çalışıyorsanız, dikkatli olun. 8° bitiş yüzeyinin mevcut altyapının kutupluluk gereksinimleriyle uyumlu ve doğru hizaya getirildiğinden emin olmalısınız. Ayrıca, konektörleri düzenli olarak temizlemenin büyük önem taşıdığı unutulmamalıdır. Bunun için tozlu olmayan sili indirgemeleri ve onaylı optik kalite seyreltilerini kullanın. Bu, kontaminasyondan kaynaklanabilecek herhangi bir kayıp engellemeye yardımcı olacaktır. Ve her montaj için ekleme kaybı değerlerini kaydetmeyi unutmayın. Bu, bağlayıcının ne kadar iyi performans gösterdiğine ilişkin bir temel sağlar ve bu da gelecekteki bakım denetimleri için çok yararlıdır.

Önleyici Bakım Stratejileri ile ROI'yu Maksimize Etme

Bağlantılar kurulduktan sonra, yatırımınızdan en fazla faydalanabilmeniz için onların iyi bakımı gerekmektedir. Bunun bir yolu da üç aylık denetim döngüleri uygulamaktır. Bu denetimleri yapmak için optik zaman- alan geri yansıtıcılarını (OTDR) kullanabilirsiniz. Bu, bağlantılardaki sorunları erken aşamada tespit etmenize yardımcı olur. Tarihsel kayıp verilerine bakın. Eğer bir bağlantıdaki kayıp 0.25 dB'den daha fazla değişmişse, daha büyük sorunlara neden olmasından önce değiştirilmesi akıllıca olacaktır. Bakım ekiplerinizi sorunları bulma ve çözümde daha ileri yöntemlerde eğitin. Bu, endface mikroskopi analizi ve spektral solucan testlerini kullanmayı içerebilir. Kurumsal ağlar için otomatik izleme sistemlerinin edinilmesini de düşünebilirsiniz. Bu sistemler, ağın önemli bölmelerinde performans sorunları olduğunda teknisyenlere hemen bildirimde bulunabilir.

Gelecek-İşitmeli Ağlar Yeni Bağlantı Teknolojileriyle

Gelecek için baktığımızda, önümüzde bazı gerçekten heyecan verici yeni bağlayıcı teknolojiler var. Bunlardan biri de ışın genişletme merceği teknolojisi. Bu teknoloji, bağlayıcıların hizalama hatasına karşı çok daha az hassas hale gelmesini sağlayacak. Aslında, bu hizalama hassasiyetini %60 oranında azaltabilir. Bu da özellikle mobil 5G ön aktarım dağıtımları için çok faydalı olacaktır. Sektör liderleri aynı zamanda kendiliğinden tamir edebilen bağlayıcı arayüzleri üzerinde çalışıyor. Bu arayüzler, mekanik aşımı kendi başlarına düzeltebilen şekil belleği polimerlerini kullanıyor. 800G dağıtımları hızla ilerledikçe, yeni bağlayıcı tasarımları geliştiriliyor. Bu tasarımlar, genişletilmiş ışın optiğini kullanıyor. 64'ten daha fazla paralel fiber kanalını destekleyebilirken, aynı zamanda mevcut LC duplex sistemleriyle çalışabiliyorlar. Dolayısıyla, bu yeni teknolojiler ağlarımızı geleceğe hazırlamamıza gerçekten yardımcı olacaktır.